CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM’deki grup toplantısında yaptığı konuşmada, son günlerde Filistin’in yeniden kaynamaya başladığını belirterek, "Bizim duyarlılığımız bellidir. Bizim amacımızda bellidir. Biz İsrail ve Filistin halklarının kavga etmesini istemeyiz. Varsa bir sorun barışçıl yöntemlerle çözmelerini isteriz. Her hükümetin her inanca saygı göstermesi lazım. Kaldı ki Mescid-i Aksa’nın İslam alemi için ne kadar önemli olduğunu herhalde onlarda çok iyi biliyorlar. Mescid-i Aksa üzerinde pek çok kişinin, inanç önderinin, komutanın gölgesi vardır ve korunmuştur. Hazreti Ömer tüm dini gruplara özgürlük verirken Mescid-i Aksa’nın harabelerin üzerindeki çöplerini kendi toplamıştır. Orada bir mescit yapmıştır insanlar ibadet yapsınlar diye. Selahaddin Eyyubi büyük komutan, o da ayrı bir şekilde haçlılardan devraldıktan sonra bütün inançlara özgürlük tanımıştır. Mescid-i Aksa’nın saray olarak kullanıldığını erzak ambarı olarak kullanıldığını görmüştür. Orayı gül suyuyla yıkatmış yeniden ibadete açmıştır. Selahaddin Eyyubi öldüğü zaman kefen parası borçla alınmıştır. Büyük bir komutandır ama dünya varlığına tamah etmemiştir. Bu kadar önemlidir Mescid-i Aksa İslam dünyası için" diye konuştu.
"İSRAİL HÜKÜMETİNİN BİZİM DUYARLILIKLARIMIZI KABUL ETMESİ GEREKİR"
Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"O zaman İsrail hükümetinin bizim duyarlılıklarımızı kabul etmesi gerekir. İbadet yerinde şiddet olmaz, ibadet eden insana tekme atılmaz. Her inanca saygı göstermek insan olmanın temel görevidir, insan olmanın varlık nedenidir her inanca saygı göstermek. Arkadaşlarım Filistin Büyükelçiliğini ziyaret ettiler ve tutum belgesi yayınladılar. CHP’nin bu sorunla ilgili tutum belgesi şudur; Mescid-i Aksa’nın ibadete kapatılması kabul edilemez. İbadet eden bir insana tekme atılması asla kabul edilemez. Sorunun barışçıl, uzlaşmacı ve karşılıklı saygı çerçevesi içinde çözümü mutlaka aranmalıdır. Kudüs’te yaşanan gerilim ve şiddeti büyük bir kaygıyla izliyoruz. Harem-i Şerif’in kutsiyetine ve tarih statüsüne saygı göstermek insani ve hukuki bir zorunluluktur. İsrail hükümeti Cenevre Konvansiyonu ve Protokolünü ihlal etmemelidir."
"İSRAİL HÜKÜMETİ ORANTISIZ GÜÇ KULLANMAKTAN DERHAL VAZGEÇMELİDİR"
"Neva Şalom Sinegogu’na yönelik saldırılar da asla kabul edilemez" diyen Kılıçdaroğlu, "Bir sinagoga Türkiye’de İstanbul’da saldırı düzenlemek insana saldırı düzenlemektir. Herkesin ibadetine, inancına saygı göstermek hepimizin ortak görevidir. Yapacaksan eylemini git başka yerde yap. Bizim vatandaşlarımızın hangi kimlikten olursa olsun, hangi inançtan olursa olsun, hangi yaşam tarzını benimserse benimsesin bizim başımızın üstünde yeri vardır. Bir başka yerdeki olay dolayısıyla Türkiye’deki vatandaşlarımızı üzmek doğru değildir, kabul edilemez. Türkiye’nin hem İsrail hem de Filistin ile sıkı ilişki kurabilen tek bölge ülkesi olmasının avantajlarını Türkiye iyi kullanmalıdır. İsrail hükümeti inanç ve ibadet özgürlüğüne saygılı olmalıdır. İsrail hükümeti orantısız güç kullanmaktan derhal vazgeçmelidir. Kudüs çatışmanın değil, hoşgörünün, saygının ve barışın merkezi olmalıdır. Türkiye’nin Birleşmiş Milletler kararları çerçevesinde iki devlet yasasına göre kalıcı çözüme yönelik girişimler içinde olmalıdır. Bu bizim arzumuzdur" açıklamasında bulundu.
(Pelin Üzek /İHA)