Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Anma Etkinlikleri kapsamında, AK Parti Sosyal Politikalar Başkanlığı tarafından hazırlanan ‘15 Temmuz 2016 Milli İradenin Zaferi’ kitabının tanıtım töreninde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP’nin yürüyüşüne tepki göstererek, “Teröristler için 450 km yürüyenler, şehitler için 4.5 dakikalarını ayırıp bir Fatiha okudular mı? FETÖ’cülükten, PKK’cılıktan diğer terör örgütleri ile irtibatlarından dolayı kamudan atılanları savunmak için gösterdikleri gayreti terör örgütlerinin kurbanları için ortaya koymuş olsalardı bunların samimiyetlerine inanmamız mümkün olabilirdi. Ama ortada terörist sevicilikten, iftiradan fitne çıkarma gayretinden, süslü kelimelerin altına gizlenmeye çalışın sinsi niyetlerden başkan bir şey yok. Utanmadan, arlanmadan yaptıkları yürüyüşü 15 Temmuz ile bir tutmaya çalışıyorlar. Size Yenikapı için sana davet gönderdiğimde son ana kadar gelmeyeceğini söyledin. Ondan sonra da 7 Ağustos buluşmasıyla ilgili olumsuz açıklamalarda bulundun. Oradaki hava sana uygun değildi çünkü. 15 Temmuz’u televizyon karşısında karşıladıkları için darbe girişiminin nasıl bir şey olduğundan haberleri yok” açıklamasında bulundu.
“BİZİM İÇİN ÇANAKKALE ŞEHİTLERİMİZ NEYSE 15 TEMMUZ ŞEHİTLERİMİZ DE ODUR”
15 Temmuz anma etkinlikleri ile ilgili sürecin başladığını hatırlatan Erdoğan, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Bizim için Çanakkale şehitlerimiz neyse 15 Temmuz şehitlerimiz de odur. Tüm dünyanın gördüğü darbeyi bir tek CHP Genel Başkanı ve avanesi fark edememiştir. Şimdi ne diyorlar; ‘OHAL kalksın, hapishaneler boşaltılsın, mahkemeler boşaltılsın’ diyenler. Milletin 15 Temmuz’unda yer almayan, o gece de olup, bitenlerden haberi olmayanlardır. CHP Genel Başkanı’nın söylediği sözler şehitlerimize ve geride bıraktığı emanete saygısızlıktır. Gazi Meclisimize, yargıya, hükümetimize saygısızlıktır. CHP Genel Başkanı’nın yaptıklarından ve söylediklerinden mutlu olanlar kimlerdir biliyor musunuz? FETÖ’cülerdir, PKK’lılardır. Zaten Kandil’den öyle demiyor mu? Memnuniyetlerini, desteklerini bildiriyor. Ben buradan CHP’ye gönül veren kardeşlerime de sesleniyorum, Kandil’den bu yürüyüşü alkışlayanlarla beraber misiniz?”
Mahkemelerin, darbecilere, teröristlere ve onları desteklemek isteyenlere, hukuk içinde cezalarını verene kadar davaların süreceğini kaydeden Erdoğan, “Türk milletine silah doğrultan, Türkiye’ye ihanet eden herkes hak ettiği dersi alacak. OHAL uygulaması terör örgütleri ile mücadele için ülkemizin ihtiyacı kalmadığı güne kadar sürecektir. İstikrar ve güven ortamını garanti altına almak terör örgütleri ile daha etkili mücadele etmek için getirilmiş olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine 2019 seçimleri ile birlikte geçeceğiz. 2023 hedeflerine ulaşacağız” dedi.
Erdoğan, savunma sanayinde yapılan atılımlar ile Türk Silahlı Kuvvetlerinin, silah, donanım ve teknolojik altyapı bakımından dışa bağımlı olmaktan kurtarılacağını belirtti.
“BİZ 80 MİLYON İLE TEK MİLLETİZ”
“Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet” vurgusu yapan Erdoğan, “Bu Kılıçdaroğlu, bunu bile anlamadı. ‘Bu bir terör örgütünün işareti’ diyor. Terör örgütünün tek millet diye bir derdi olur mu? Tek bayrak, tek vatan, tek devlet diye bir derdi olur mu? Bu ne büyük gaflettir. Arapçayı zaten hiç bilmiyor. Bu Rabia’dır. O’nu da bilmiyor ama dinleye, dinleye öğrenecek. Biz 80 milyon ile tek milletiz. Biz şu eşsiz bayrağımız ile tek bayrağın sahibiyiz” şeklinde konuştu.
“AB’nin dayatmalarına eyvallah etmiyor, kendi şartlarımızla müzakereleri sürdürmekte ısrar ediyoruz” diyen Erdoğan, konuşmasını şu şekilde tamamladı:
“Bunun için müttefik dediğimiz ülkelerin oldu bittilerine boyun eğmiyor. Kendi planlarımızı, programlarımızı hayata geçirmenin yollarını arıyoruz. Gezi olaylarında mesele ‘Gezi Parkı değil arkadaş, sen hala anlamadın mı?’ diyorlardı ya. Elbette biz onların ne istediğini çok iyi anlamıştık. Onun için taviz vermedik. Şimdi bize mesele ‘Suriye, Irak, Libya, Katar FETÖ, PKK değil arkadaş sen hala anlamadın mı?’ diyoruz. Meselenin Türkiye olduğunu anlamayıp elinde pankartla Ankara’dan İstanbul’a yürüyenlere Allah akıl, fikir, idrak etsin diyorum. Biz milletimizle meselenin istiklalimiz ve istikbalimiz olduğunu çok iyi anladığımız için mücadelemize kesintisiz bir şekilde devam edeceğiz. 15 Temmuz bu mücadelenin zirvesi ve sembolüdür.”
(Benan Özben - Goncagül Özcan /İHA)