Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerli otomobil için çalışmaların sürdüğünü belirterek, "5 baba yiğit bulundu. Şirket kuruldu. Ceo’su atandı. İnşallah 2019’da prototip hazır olacak. 2021’den itibaren seri üretim başlayacak" dedi.
Erdoğan, Atatürk Stadyumu Meydanı’ndaki miting sonrası Bursa turu atarak Büyük Bursa iftarı için Atıcılar Spor Kompleksi’ne geçti. Otobüsle şehir turu esnasında onbinlerce Bursalı yolları keserek Erdoğan’a sevgi gösterisinde bulundu. Erdoğan da halka hediye dağıttı.
Atıcılar’daki iftar programı sonrası konuşan Recep Tayyip Erdoğan, Bursalılardan coşku, sevgi ve ahde vefa gördüklerini ifade ederek, tüm Bursalılar şükranlarını sundu.
Türkiye’nin önemli bir seçime doğru gittiğini hatırlatan Erdoğan, “ İnşallah önce Ramazan Bayramı’na ardından bir demokrasi bayramı olan seçim gününe vasıl olacağız. Biz siyaset yolculuğuna milletimizle birlikte çıktık. Bugüne kadar ne yaptıysak milletimizle yaptık. Ne yaptıysak milletimiz için yaptık. Demokrasimizi geliştirirken ülkemizi büyütürken de sadece milletimize hizmet etme gayesiyle çalıştık. Milletimiz de bizi sağolsun hiç yalnız bırakmadı. Her seçimde artan desteğiyle bizi reform ve yatırımlarımız konusunda sürekli cesaretlendirdi teşvik etti. Biz Türkiye’yi büyütüp güçlendirdikçe karşımıza çıkartılan engellerin arttığını gördük. İşi darbe girişimine kadar götürdüler. Sandılar ki, biz korkup kenara çekileceğiz. Meydanı da bu ürkek korkaklara bırakacağız. Hamdolsun milletimizle birlikte tüm bu saldırıları göğüsledik. Korkaklar zafer anıtı dikemez. Biz bunu biliyorduk. Sadece bununla kalmadık. 2023 hedeflerimize doğru kararlılıkla yürümeye devam ettik. Bölgemizde sözü dinlenen güç haline geldik. Balkanlar ve Rumeliden Kafkaslara kadar gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimizle daha güçlü bağlar kurduk. Dün nasıl kapımızı kapatmadık herkese yüreğimizi ve soframızı açtıysak, Suriye’den Irak’tan gelenlere karşı aynı tavrı gösterdik. Biz biliyorduk ki bizim tarihimizde ensar var, bizim tarihimizde muhacirler var. Sevgililer Sevgilisi Peygamber Efendimiz aleyhüssalatü vesselam bir muhacirdi, ama onun ensarı da vardı. Daha sonra Peygamber Efendimiz işte o ensar olarak yanlarında bulunduğu Medine i Münevvere’den tekrar Mekke-i Mükerreme’ye dönerken başka bir edayla dönmüştü. O dönüş farklıydı. O dönüşte de zafer Allah’ın izniyle o eshabıyla birlikte onlar için gerçekten çok farklı olmuştu. Zira kılıçlarla girmemişlerdi. Çok farklı bir şekilde Mekke’ye bir girişleri olmuştu” dedi.
"MİLLİ BİRLİK, BERABERLİK VE DAYANIŞMAYI TESİS ETTİK"
Bugünlerde Suriyelilerle ilgili yapılan dedikoduların kendisini üzdüğünü kaydeden Erdoğan, “ 3,5 milyon Suriyeli’ye ev sahipliği yapıyoruz. Kim onlar bizim kardeşlerimiz. Onların başında olan Esed zalim olabilir. O bir diktatör olabilir. Ama bize sığınmak durumunda kalan o Suriyeliler kim ne derse desin bizim kardeşimizdir. Zira Rabbimiz ne buyuruyor, Ancak müminler kardeştir buyuruyor. Bunlar mümin ve bizim kardeşimiz. Biz bunlara kapıyı kapatabilirmiyiz. Aynı şey bizim başımıza da gelebilirdi. Düşünün Çanakkale’yi. Çanakkale’de bizimle beraber 7 düvele karşı savaşanlar kimlerdi? Düşünün. Hatta hatta haçlı orduları içerisinde gelenler bile ezanlar sabah namazında okunmaya başlanınca onlar biz neredeyiz sorusunu kendilerine sordular. Ve anladılar ki biz bir Müslüman ülkedeyiz. Silahları tersine çevirdiler. Çünkü bizim işaret fişeğimiz ezan. Bu ülkede o tek partili dönemde bizim ezanımızı dahi Türkçe’ye çeviren o CHP’liler yokmuydu. Çevirmediler mi? Allah rahmet etsin rahmetli Menderes onu tekrar aslına döndürdü. Aslına döndürdü de rahmetli Menderes’i bunlar ipe götürmedi mi? Rahmetli Menderes idam edilirken bunların sesi çıktı mı? Çıkmadı. İşte şimdi biz bu işi gerçek demokrasi ile aslına döndürüyoruz. Bunlara bir daha inşallah bu ülkede bu fırsatı vermeyeceğiz. Türkiye’nin potansiyelini harekete geçirip üretim ihracata dönüştüren bir iktidar olduğumuz gibi demokrasiyi de gerçek demokrasiye dönüştürerek bu ülkede milli birlik beraberlik dayanışmayı biz tesis ettik” diye konuştu.
“BAY MUHARREM’İN DEVRELERİ YANIYOR”
Bursa’nın metal sanayinde çalışan işçi ve emekçilerle Türkiye’nin en önemli merkezi olduğuna vurgu yapan Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Şimdi biz yerli milli otomobil diyoruz. Yerli milli otomobilde karşımıza kim çıkıyor? CHP, ne diyor. Bu Erdoğan 20 sene geriden takip ediyor diyor. Bay Muharrem sen çıraksın çırak. Sen bizim hangi otomobili yaptığından haberin bile yok. Biz elektrikli otomobil yapacağız Bay Muharrem, aküyü de burada üreteceğiz Bay Muharrem, devren yanıyor devren haberin yok. Millet kıraathaneleri diyorum. O ekonomi çöktü, Bak sadece kek yedirecekler gençleri de işsiz kaldıkları için oralarda oyalayacaklar. Bay Muharrem Zeytinburnu’na uğrayıver. Öğretmen olmak başka bir şey ama kıraat nedir, hane nedir, onu öğrenmek başka bir şeydir. Kıraathane okuma evi demektir. Senin hayatın eski alışkanlıklar, iskambil okey falan hala oralarda kalmışsın. Hamdolsun bizim hayatımızda bu yok. Biz gençlerimizi bu kıraathanelere çekerek onlara okuma kültürünü onlara yeniden katalım diyoruz. Onun için de yavrularımız gelip 24 saat açık o yerlerde, çorba içecek, interneti var. Çay kahve ne isterse buluyor. Bunlar dünyayı da tanımıyor”
CUMHURBAŞKANLIĞI KÜLLİYESİNE DEV KÜTÜPHANE
Cumhurbaşkanlığı külliyesi içinde kütüphane kurduklarının altını çizen Erdoğan, “Burada 5 milyon cilt kitap olacak. 24 saat açık. Genci yaşlısı hepsi gelip gidebilecek. Bunun dışında orada da aynı şekilde çayı,kahvesi, interneti, keki olacak. Muhteşem bir kütüphanemiz oluyor. Bunlar başta külliye ifadesine de karşı çıktılar şimdi alıştılar. Rami Kışlasını da aynen o şekilde bir millet kütüphanesine çeviriyoruz. 7 milyon cilt orada kitap olacak. Ama bunlar büyük değil. Dünyada 150 milyon cilt kapasitesi olan kütüphaneler var. Bizim de oralara gelmemiz lazım. Bizim medeniyetimizde bu var. Çok geri kaldık. Şimdi bunu bizim telafi etmemiz lazım” şeklinde konuştu.
”MİLLET MÜSTEMLEKE KAFASINI SANDIĞA GÖMECEK”
Türkiye’nin otomobili sloganıyla yerli otomobil hazırlıklarını yaptıklarını kaydeden Erdoğan, “Buna da karşı çıkıyor. Bunlar Nuri Demirağ’ın uçak fabrikasını gaz ocağı fabrikasına çevirenler değil mi? Yoksa biz çoktan kendi uçağımızı yapmış olacaktık. Ben ne dedim? Baba yiğitler arıyorum dedim. 5 baba yiğit bulundu. Şirket kuruldu. Ceo’su atandı. İnşallah 2019’da prototip hazır olacak. 2021’den itibaren seri üretim başlayacak. Bunları Türkiye’nin kendi otomobil fabrikasına karşı çıkan ama Almanların otomobil fabrikasına olan hayranlığını ballandırarak anlatanlara söylemek zor. Bunlara her meseleye aşağılık kompleksiyle anlatmak zor. Bu proje başından beri elektrikli olarak tasarlandığı halde hala kaporta diyerek başarıyı küçültmeye çalışıyor. Alman’a hayran, Türk’e düşman bu zihniyeti 200 yıldır biz çok iyi tanırız. Milletimizin bu seçimlerde de kendi halkının gelişmesi, kalkınmasına tahammülü olmayan bu müstemleke kafasını bir kez daha sandığa gömeceğine inanıyorum” ifadelerini kullandı
“KENDİ İKBALİ İÇİN VATAN EVLADINA SALDIRIYOR”
Siyasetin millete hizmet için çıkılan uzun yolculuk olduğunu hatırlatan Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı: “Bu yolculukta talip olunan rekabet hizmet kalitesini arttırır. Hiç kimsenin siyasi hırsları adına ülkenin değerlerine saldırmaya hakkı olamaz. Biz Rabiamızla 81 milyonun tamamını kuşatan bir siyaset vizyonu oluşturmanın gayreti içindeyiz. Kendine ikbal devşirmek için bu milletin evlatlarına saldırıyor. Bu ülkenin kahraman güvenlik güçlerine sadece teröristler saldırır. Ama Bay Muharrem de saldırır. Bu ülkenin sınır ötesindeki operasyonlardan sadece teröristler bir de bay Kemal bay Muharrem rahatsız olur. Biz Afrin’e gidiyoruz, gitmeyin diyor. Sizden mi izin alacağız. Karar mercii biziz. Değerlendirme istişare yaptık. Afrin’e girdik. Bu ülkenin inşa ettiği dünya çapında eserler sadece Türkiye düşmanlarını huzursuz eder. Bu ülkenin büyük yatırımları rakiplerini ürkütür, huzuru mutluluğu sadece hasımlarımıza zarar verir. Hem ülkenin havasını tenefüs edeceksiniz ama bunlardan rahatsız olacaksınız. İHA yapılır karşı çıkarsınız, SİHA yapılır karşı çıkarsınız. Biz İHA’yı Amerika’dan alamadık. İsrail tamirine gelince uzattı. Sonunda kötü komşu bizleri ev sahibi yaptı. Milletimiz sırf kendi çıkarları için ülkesinin batmasını isteyenlerden geçmişte çok çekti. Uçak fabrikasıyla kalmadık, silah fabrikası noktasında da fabrika kuruldu. Onları da işlemez hale getirdiler. Otomobil noktasında otomobil fabrikası kuranların karşısına basit bahanelerle, ithalatla cebini dolduranlar çıktı. Ağır sanayi hamlesine karşı toplu iğneye mahkum bırakanlar çıktı. Yeni kaynak üretmek isteyenlerin karşısına sattırmam diyenler çıktı. Dün Yavuz Sultan Selim Köprüsünü yaptırmayız diyorlardı yaptık. Kanal İstanbul’u yaptırmayız diyorlar, yapacağız. İsteseniz de yapacağız, istemeseniz de yapacağız. Dün yolcusu olmayan havalimanı diyerek Sabiha Gökçen ile alay ediyorlardı. Biz öyle bir hale getirdik ki, Sabiha Gökçen yetmez oldu. Yeni terminal yapıyoruz. İş bilenin kılıç kuşananın. Yeni havalimanını gereksiz görüyorlar. 2023, 150 milyon yolcu kapasitesine ulaşacak. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ile açacağız. 90 milyon yıl yolcu kapasitesi. Dün bu kadar gazı havaya mı vereceksiniz diye projelere karşı çıkıyorlarndı, şimdi Nükleer Santrale karşı çıkıyorlar. Yarın inşallah Azerbaycan Devlet Başkanıyla birlikte Eskişehir’de TANAP’ın açılışını yapacağız. Bunlara kalsa istemezler. Bunlar hala 1940, 1970, 1990’ların Türkiyesi’ni arıyorlar. Milletimiz bunlara 24 Haziran’da da fırsat vermeyecek. Bursa’dan öncekilerden çok daha büyük destek bekliyorum. Türkiye en küçük bir risk alacak durumu yok. Ya dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmak için mesafe kat edeceğiz. Ya da ilk 20 dışına düşeceğiz. Biz vakit birlik vakti diyerek hedeflerimize yürümeye devam edeceğiz. Rabbim ülkemizin önünü milletimizin bahtını açık eylesin”
(Derya Evren-Serkan Akkuş-Samet Doğru-Hakan Gönül /İHA)