Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, "Niye içimizdeki bilgileri dışarı sızdıran hainler artık aramızda yok. Artık komutanından değil de abisinden emir alan zavallılar TSK’nın mensubu değil" dedi.
Balıkesir’de sivil toplum kuruluşları ile bir araya gelen Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Fırat Kalkanı Harekatı’nda 2 bin 200 kilometre alanın DEAŞ’tan temizlendiğini söyledi. Terör örgütlerinin başını ezeceklerini belirten Bakan Işık, "Sınırımızın hemen dibinden bize Katyuşa füzesi gönderen DAEŞ’i, İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de eylem yapan DAEŞ’i sınırlarımızdan çıkarmak ve orada bir başka bir terör örgütünün teritoryal oluşturmasını engellemek için başlattığımız Fırat Kalkanı Harekatında 2 bin 200 kilometre alanı DAEŞ’tan temizledik. Şu anda hamd olsun Kilis de, Gaziantep de tehdit altında değil. Niye artık orada DAEŞ kalmadı" dedi.
Bazı kesimlerin Fırat Kalkanı için "Ne gerek var" demesini de sert bir dille eleştiren Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, "Türkiye Cumhuriyetine yönelen tehdit nereden gelirse gelsin, Türkiye Cumhuriyeti olarak bu tehdidin başını bulunduğu yerde ezme hakkına sahibiz. Şu anda da yaptığımız budur. Uluslararası hukuk bize bu meşruiyeti sağlıyor ve biz de bunu kullanmaktan imtina etmiyoruz" dedi.
"ABD BİZE VERDİĞİ SÖZÜ TUTMALIDIR"
PYD’nin Mümbiç’teki varlığına tahammül edemeyeceklerini söyleyen Bakan Işık, "ABD bu noktada bize verdiği sözü tutmalıdır. PYD’nin bir koridor oluşturup kendisine teritoryal bir alan oluşturmasına Türkiye asla ve asla izin veremez ve vermeyecektir. Hiç lafı eğip bükmenin gereği yok. Bölgenin geleceğinde, Türkiye’nin milli birliğine ve beraberliğine, ulusal çıkarlarına yönelik her tehdide Türkiye’nin hakkı da var gücü de. İşte bugün bu güç gösterildi" dedi.
15 Temmuz darbe girişimi sonrası Türk ordusunun zayıflatıldığı söylentilerine de cevap veren Bakan Işık, "Fırat Kalkanı Harekatı’nın başlangıç tarihine bakın 24 Ağustos 2016. Yani bu hain 15 Temmuz darbe girişiminden 39 gün sonra. Hani Türkiye ordusu zayıflamıştı. Türkiye ordusu çok kıymetli subaylarını kaybetmiş. Ya hainin kaybından üzülen bizden değildir. Bu millet güçlü bir millettir. Mermimizin dahi olmadığı zamanda, topumuzun tüfeğimizin olmadığı zamanda milli mücadeleyi başlatmış bir milletin evlatlarıyız. O hainlerin içimizden defolup gitmesi bizi nasıl zaaafa uğratır. Aksine daha güçlüyüz biliyor musunuz. Niye içimizdeki bilgileri dışarı sızdıran hainler artık aramızda yok. Artık komutanından değil de abisinden emir alan zavallılar TSK’nın mensubu değil. Adam general olmuş, amiral olmuş, bu devlet ona 30 sene 40 sene yatırım yapmış. Kalkıyor gidiyor bir tane abi dediği kişi ona emir veriyor ve o emir komutanının emrinden daha kuvvetli. Böyle bir şey kabul edilebilir mi. Bunların gitmesine, TSK’dan tasfiye edilmesine kim üzülür. Bazıları çok üzülüyor. Niye onlar varken çok olay haber alıyorlardı. Onlar varken başka bir şeye gerek kalmıyordu. Ama dikkatinizi çekiyorum. Şu an da TSK Fırat Kalkanı’nda başarı üzerine başarı elde ediyor mu. TSK, DAEŞ’ın en önem bir kaç şehrinden Dabık’ı kolaylıkla DAEŞ’tan temizledi mi? Bab’ı kolaylıkla temizledi mi? Temizledi. Aynı anda aynı TSK yurt içinde PKK’ya 35 senenin ağır darbelerini üst üste vurdu mu? Nasıl güç kaybı bu. Birileri Türk Ordusunu güçsüz göstermekle kendi siyasi emellerine ulaşmayı hesap ediyor. Ama bu milletin her ferdi gerektiğinde askerdir kadınıyla erkeğiyle" şeklinde konuştu.
(Taşkın Sarıca / İHA)