Koronavirüse karşı henüz etkin tedavi seçeneklerinin bulunmaması nedeniyle koruyucu önlemler son derece önem taşıyor. Bağışıklık sisteminin desteklenmesi, koronavirüsün yanı sıra enfeksiyon etkeni diğer virüs ve bakterilere karşı da korunmada önemli yer tutuyor. Kimyasal ajanların vücutta çeşitli fonksiyonlar üzerinde olumsuz etkileri söz konusu olabiliyor. Bu bakımdan kaliteli fitoterapi (bitkisel) ürünlerin akılcı şekilde kullanılması, bu olumsuz etkilerin en düşük seviyeye indirilebilir. Güçlü bir bağışıklık sistemi olmadığında koronavirüs hastalarda daha ağır seyredebiliyor. Koronavirüse karşı toplumsal olarak mücadele verilen bu dönemde bitkisel kürler de bu mücadeleye destek olabilir.
Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Engin Celep, koronavirüs ile mücadelede bitkisel karışımların, pastillerin önemiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Koronavirüsün alt solunum yollarını hedef alan bir hastalık olduğunu ifade eden Doç. Dr. Engin Celep, doğru bitkisel karışımların doğru kullanılmasıyla virüsün boğazdan alt solunum yollarına inmemesinin sağlanabileceğini söyledi.
“Virüsün boğazımızdan aşağıya inmemesi çok önemli”
Virüslerin yayılmasını önleyici özelliği bulunan bitkiler ile ilgili bilgi veren Doç. Dr. Engin Celep, “Polifenol dediğimiz bir madde var ve bu maddeyi taşıyan bitkiler virüslerle mücadelede önleyici olarak önemli yer tutuyor. Örneğin nar kabuğunda virüslerin yayılmasını önleyici madde bulunuyor, Bunun yanında zerdeçal, zencefil, adaçayı gibi polifenolik maddelerce zengin bitkilerde önleyici olarak fayda sağlıyor. Virüsün boğazımızdan aşağıya inmemesi çok önemli. Boğazımız bizim savunma hattımız. Boğazımızı virüslere karşı savunmamız için önleyici özelliği olan bu bitkilerden faydalanmalıyız. Virüs ya da bakteri vücudumuza girdiği anda yok etmek için boğazımızda set oluşturmalıyız. Bu set bu bitkisel karışımlardan oluşan pastillerle olabilir” dedi.
Önleyici özelliği bulunan bitkilerin tüketildiğinde değişime uğrayabileceğini ve koruyucu özelliğini kaybedebileceğine de dikkat çeken Celep, “Önleyici özelliği olan bitkiler veya bitkisel karışımlar mideye direk indiğinde ince bağırsakta değişime uğrarlar. Başka etkilere yol açabilirler. Virüslerle mücadelede bunların değişmemesi lazım. Ağızda uzun süre kullanılan şekersiz, belirli standartlarda olan pastiller ağızlarda değişime uğramadan virüslere karşı önleyici olurlar” şeklinde konuştu.
“Virüslere karşı pastillerle boğazımıza koruyucu set çekebiliriz”
Tavsiye edilen pastillerin özellikleri hakkında da açıklama yapan Celep, “Kullanacağımız pastil şekersiz, arap zamkı gibi maddelerle üretilmiş olmalı. Bu şekilde boğazımızda set oluşturup virüslerin alt solunum yollarımıza girmesini engelleyici olabilirler. Bitkisel karışımlardan oluşan, belirli standartlarda üretilen şekersiz pastiller, virüslerin boğazımızdan alt solunum yollarına inmesini yüzde 80 oranında engelliyor. Şekerde virüsler çoğalabilir, bu yüzden içinde şeker olmayan belirli standartlarda üretilmiş pastiller tüketilmeli. Vatandaşlar eczanelerde sağlıklı pastilleri bulabilirler. Günde 6 adete kadar da kullanılmasında sakınca yoktur” ifadelerini kullandı.