Eskişehir’de değerli malzemeden yapılan tesbihlerin üzerini nakış nakış işleyerek motifler kazıyan Nakkaş Süleyman Gürsoy, bu değerli eserleri Türkiye’den çok Arap ülkelerinin önemsediğini ifade ederek, “Araplar bir tesbih için uçak gönderiyor” dedi.

Yaklaşık 5 yıl önce başlayan tesbih merakı Süleyman Gürsoy’u bu işe itmiş. Güvenlik görevlisi olarak çalışırken, bir yandan da tesbihlere nakış yapmaya başlayan Gürsoy, ilk zamanlarda aldığı ucuz tesbihlere işleme yaparak satmış. Tesbih işlemeciliğini geliştiren sanatçı, ardından güvenlik görevliliği işini bırakarak ufak bir atölye açmış. Atölyesini kendisine göre dizayn eden Gürsoy’un yapmış olduğu tesbihler kısa sürede önce Türkiye sonra ise Arap ülkelerinde duyulmuş. Gürsoy, işe ilk başladığında kendisinden tesbih alan ve teşvik eden koleksiyoner Dr. İhsan Oruk’a minnet duyuyor. Yaptığı tesbihleri 10 bin lira fiyatların üzerinde satan işleme ustası Süleyman Gürsoy, şimdilerde aldığı siparişler nedeniyle yoğun bir şekilde çalışıyor. Türkiye’de tesbihin yaygın olarak kullanıldığını söyleyen Gürsoy, kimsenin konuya sanat olarak bakmadığını söyledi.

“USTALAR ÖĞRETME KONUSUNDA BİRAZ KETUM"

Merakının ünlü tesbih ustalarını takip etmesiyle başladığını söyleyen Gürsoy, “Tesbih merakı bende bundan 5 yıl önce başladı. Daha öncelerde Berat Serdar Neziroğlu’nu takip ediyordum. Onun tesbihlerini görerek bu işe başladım. Biraz da fiyatları yüksek olduğu için baktım alamıyorum, bari yapayım dedim. İlk zamanlarda çok kişiye sordum, ama ustalar öğretme konusunda biraz ketum. Piyasaya yeni birisinin gireceği biraz sıkıntılı olacağı için çoğu kişi göstermedi. İyi ki de göstermediler. Ben de bu daha çok azim yaptı. Bir ustam yok, bu işi kendim öğrendim. Daha önce güvenlik görevlisiydim, sonra bu işi iyice öğrendikten sonra, satılmaya başlayınca, bıraktım o işi” dedi.

“ARAPLAR BİR TESBİH İÇİN UÇAK GÖNDERİYOR"

Bu sanatın sermaye gerektiren bir iş olduğunu anlatan Gürsoy, kendisini sadece tesbihlere nakış yaptığını söyledi. Tesbih yapan kaliteleri ustaların da belirli bir ücretlerinin olduğuna dikkat çeken Süleyman Gürsoy, “İlk zamanlarda o fiyatları karşılayamıyordum. Daha ucuz tesbihler alıp yapıyordum. Sata sata daha iyi tesbihler almaya başladık. Genelde Arap Emirlikleri, Katar, Dubai ve ABD Kaliforniya’ya da gönderiyoruz. Genelde uçaklarıyla gelip alıyorlar. Biraz alım güçleri yüksek olduğu için, sanata değer de veriyorlar. Fiyat falan sormazlar, o senin yaptığın işe bakar, ’bunun değeri bu’ der. Sen az söylesen bile o daha çok verir” şeklinde konuştu.

Tesbih satmada sosyal medyanın büyük avantajlarının olduğunu belirten Nakkaş ustası Gürsoy,konuşmasının bir bölümünde şunları söyledi:

“Mesela ben atölye açtım, gelip de daha atölyeden tesbih satmamışımdır. Ama sosyal medyada bayağı bir takipçim oldu. Birileri alıyor ve çevrelerindekilere tavsiye ediyorlar. O şekilde herkese ulaştık. Tesbihe ben de gönül verdiğim için sanatsal olarak gördüm. Ama çoğu gencimiz bunları dizilerden görüyor. Bir güç simgesi, külhanbeyi gibi falan. Aslında tesbih o değil. Tesbih bir kültürdür. Osmanlı’dan günümüze kadar gelen bir kültür. İşte bizde bunu yaşatmaya çalışıyoruz. Daha çok sanatsal anlamda oyma yaparak, süslemeler yaparak bunu sanatsal hale dönüştürmeye çalışıyoruz.”

“TESBİH FİYATINI DUYAN ÖĞRENMEK İSTİYOR AMA İKİ GÜN SONRA KAÇIYOR"

Çıraklar yetiştirerek, sanatın daha çok insanlara öğretip bitmemesi için mücadele vereceğini belirten Gürsoy, “Her gelene de gösteriyorum, öğretmeye çalışıyorum ama biraz sabır işi olduğu için gençler pek sabır göstermiyorlar. İlk başlarda çok kişi geliyor, ’Ustam öğretir misin?’ gibisinden, hani çoğu fiyatları duyup da geliyor zaten. Onlar zannediyor ki hemen yapacağım, satacağım, para kazanacağım. Ama öyle olmuyor. Ben 5 senemi verdim, daha yeni yeni iyi kazanmaya başladım. İlk etapta tabi ki olmuyor. İlk zamanlar öğrettiklerim arıyorlar ve ’abi olmuyor’ diyorlar. Hemen olsa zaten bu şekilde olmaz. Bir el melekesi var, bu zamanla oluyor. Yaptıkça elin alışıyor ve farklı modeller çıkarmaya başlıyorsun. Bu da çok önemli, atıyorum 3-5 model olsa, koleksiyonerler aldıktan sonra sıkılırlar. Bunu da çoğaltmak lazım. Birde bu işte en büyük pay koleksiyonerlere de düşüyor. Şimdi bir çok usta bu işi yapıyor, yeni başlamak isteyen oluyor. Ama bir isim yapana kadar satışları pek olmuyor” dedi.

“KOLEKSİYONLARIN ALDIĞI TESBİHLER USTALARI ÖNE ÇIKARIYOR"

Koleksiyonerlerin aldıkları tesbihlerin ustaları öne çıkardığını belirten tesbih işlemecesi Nakkaş Süleyman Gürsoy, konuşmasının devamında şunları söyledi:

“Koleksiyonerler yeni başlayan ustalardan tesbih alırsa, onlar da kısa sürede daha iyi yerlere gelecektir diye düşünüyorum. Ben de mesela aynı şekilde öyleydim. Sağolsun, Doktor İhsan Oruk bey var Eskişehir’de, onun destekleri büyüktür üzerimde. O benden öyle tesbihler yapmamı istedi ki, benim sanatımı yukarılara taşıdı.”

(Aydın Sarıoğlu - Mehmet Sıddık Yeşilırmak/İHA)

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.