Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, AK Parti Denizli İl Başkanlığı binasında il bir basın toplantısı gerçekleştirdi. 2017 yılının değerlendirildiği ve 2018 yılının beklentilerinin açıklandığı toplantıya Bakan Zeybekci’nin yanı sıra, milletvekilleri Sema Ramazanoğlu, Şahin Tin, İl Başkanı Necip Filiz, belediye başkanları ve ilçe başkanları ile partililer katıldı. 2017 yılındaki ekonomik verilerinin değerlendirildiği toplantıda Bakan Zeybekci, basın mensuplarının sorularını cevapladı. Aydın-Denizli otobanı ihale aşamasında olduğunu belirten Zeybekci, şehir hastanesi ile ilgili ihalesinin ise Mart ayı gibi yapılacağını söyledi.
Tunus’tan zeytinyağı ithal konusunda açıklamalarda bulunan Bakan Zeybekci, “Tunus bizim için 2005 yılında imzalamış olduğumuz bir serbest piyasa anlaşması var. Tunus ile imzaladığımız, 1 milyar 150 milyon dolar civarında da dış ticaret hacmimiz var. 900 milyon dolarını aşan kısmın biz Tunus’a satıyoruz, Tunus’tan da 200 milyon dolar civarında bir ithalatımız var. Tunus’un bize bu serbest ticaret anlaşmasında kendisinin zarara uğradıkları, kendisinin burada bir ters yönlü, negatif anlamda bir ticaret anlaşmasının, kendisine zarar verdiğini söylediğinde, araştırdık. Diyoruz ki biz, Tunus’tan daha çok ne alabiliriz. Çünkü biz aynı zamanda ara malı ve hammadde ithalatçısı bir ülkeyiz. Tunus’ta dostlarımıza gerek orda fosfat ithalatında büyük bir destek verdik, gerekse de Tunus’taki Türk yatırımların artması ve oradaki yatırımda üretilen ürünlerden, Türkiye’ye ithalatı ile ilgili destek vermeye çalışıyoruz” dedi.
“BİLMEDEN MASUMANE YAPILAN YORUMLAR CEHALETTİR”
Türkiye’nin Akdeniz havzasında zeytin üretiminde 5’nci en büyük üretici olduğunu, Tunus’un ise ikinci sırada yer aldığını dile getiren Zeybekci, “Bizim için samimiyetimizin göstergesi olarak, dahilde işleme izin belgesi, yani ihracat kaydı olmak şartıyla, zeytin yağını da ithal etmeyi düşünebileceğimizi söyledik. Ve bu da son derece sınırlı bir miktar. Türkiye’nin toplam zeytinyağı üretim ve tüketiminin zaman zaman, 280 bin tonlar seviyesine geldiği bir ortamda dedik ki, 3 bin tonluk bir rakamı alabiliriz. Böyle bir şey olabilir. Üzüm yemek ve yahut bunun detayını bilmeden, başkalarını vatana ihanet ile ilgili çok potansiyel olarak görenler, bu anlamda eleştirdiklerini de görüyoruz. Eleştirilere karşı saygımız varda, hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti Ekonomi Bakanı’ndan daha fazla, Türk Ekonomisini düşündüğünü, Türk üreticisini düşündüğünü, Türk zeytin üreticisini düşündüğünü, Türk tarım kesimini, Türk köylüsünü düşündüğünü iddia etmesin. Bu masumane cevap olarak, her kim negatif anlamda söz veyahut bu şekilde, eleştirilere söylüyorum, bu cehaletti, başka bir şey değildir. Biz ne söylüyorsak, tam söylediğimiz cümlenin, oradaki konuşulana göre bakmalarını tavsiye ediyoruz” şeklinde konuştu.
“BİTCOİN BİR ZAMANLAR SAADET ZİNCİRİNE BENZİYOR”
Sanal para Bitcoin’i değerlendiren Zeybekci, vatandaşların bu konuya karşı uyanık olmaları konusunda uyardı. Zeybekci, “Dünyada kripto paralar, para niyetiyle kullanılan değerler. Bir zamanlar Türkiye’de saadet zincirleri vardı. Herkes bir birlerini dolandırarak sonunda, en son birileri kurtulamıyordu. Zaman zaman ortaya çıkan, bizim şahit olduğumuz, saadet zincirlerinin benzeridir. Bu global bir saadet zinciri olma ihtimali yüksektir. İnsanların mağdur olması, küçük tasarruf sahiplerinin mağdur olması potansiyeli son derece yüksektir. Vatandaşlarımız uzak dursunlar. Vatandaşlarımız bu konuda maceraya fazla hevesli olmasınlar. Böyle bir para zaten bir ülkeye ait para değil, ekonomiye ait para değil, bir varlığa dair para değil. Bu sadece bir bilgisayar ortamında, yazılım ortamında koordine edilmiş, şifreler ile üretilmiş olan sanal bir para birimi olduğu iddia edilen bir varlık. Üzerindeki her türlü değer sanaldır. Bir anlamı olmadığını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“BÜYÜK MAĞDURİYETLER OLMASIN DİYE YAKINDAN TAKİP EDİYORUZ”
Bitcoin ile ilgili yasal bir düzenlemenin şuan için olmadığını belirten Zeybekci, “Bununla ilgili bir yasal düzenleme de olmayacak. Yakından takip ediyoruz, büyük mağduriyetler ve büyük dolandırıcılıklarında olmaması yönünde, takip ediyoruz. Demek ki dünyada rezerv para arayışı var. Her talep kendi arzını oluşturur. Ekonominin ana kurallarından biridir. Bir talep varsa, bir rezerv para talebi varsa, mevcut paraların dışında, ekonomi, ülkeler, kayıtlı ortamda legal ortamda üretilmesi gerekiyor. Türkiye olarak da biz bu konuda başarılı ülkeler arasındayız. Demek ki böyle bir arayış var. Bu arayışında normal ortamda doğal ortamda karşılanmasının talebidir” ifadelerine yer verdi.
(Medeni Topaloğlu-Bayram Coşkun/İHA)