Son zamanlarda popüler hale gelen serpme kahvaltı ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunan Tüketiciyi Destekleme Derneği (TÜKDES) Genel Başkanı Süleyman Bakal, yıllık israfın 100 milyar lirayı geçtiğini söyledi.
Son dönemde yaygınlaşan serpme kahvaltı kültürü nedeniyle birçok gıda israf ediliyor. Günün erken saatlerinde başlayan kahvaltı hizmetleri, birçok mekanda akşama dek sürüyor. Sınırsız çay seçeneğinin müşterileri çektiği serpme kahvaltıda gelen zeytin, peynir, reçel, bal, kaymak, kızartmalar, domates, salatalık ve ekmek gibi pek çok gıda tüketilmeden kaldırılıyor. Yılda 214 milyar liralık gıda israfı yapıldığını hesaplayan Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA), bu miktarın 12 milyon tona denk geldiğini ortaya koydu. Dünyada 67 ülkenin yer aldığı gıda kaybı ve israf başlığı altında yapılan çalışmada Türkiye 65’inci sırada bulunuyor.
Eskişehir’de bulunan TÜKDES Genel Başkanı Süleyman Bakal, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. İsrafın 100 milyar lirayı aştığını vurgulayan Bakal, "Öncelikle serpme kahvaltı konusunda birkaç madde öne çıkıyor. Birincisi israf, ikincisi serpme kahvaltının bulaşığının çok olması ve üçüncüsü de tüketilmeyen gıdaların daha sonra ne yapıldığı. Türkiye İsrafı Önleme Vakfı serpme kahvaltıda israfın yıllık 100 milyar lira olduğunu açıkladı. Biz israfın 100 milyar liradan daha fazla olduğunu düşünüyoruz" diye konuştu.
"SERPME KAHVALTIDA MUTLAKA AYRI AYRI FİYATLANDIRMA OLMALI"
Serpme kahvaltı kültüründen kaynaklanan israfın önlenebilmesi için önerilerde bulunan TÜKDES Genel Başkanı Bakal, "İsrafın önlenebilmesi için serpme kahvaltı uygulamasından işletmeleri ve tüketicileri vazgeçmeye davet ediyoruz. Serpme kahvaltıda mutlaka ayrı ayrı fiyatlandırma olmalı. Tüketiciler tükettiği ürün miktarınca ücret ödemeli. Örneğin tüketici patates kızartması istiyorsa 1 lira, zeytin istiyorsa 1 lira, reçel istiyorsa 2 lira gibi fiyatlandırma yapılmalı. Tüketici 5 liraya da 10 liraya da kahvaltı yapabilmeli. İsteyen tüketici eğer tüketebiliyorsa fiyatını ödemek şartıyla 20 liraya da kahvaltı yapabilmeli. Bu şekilde olursa tüketici hem tüketebileceğinden fazla ürün almaz hem de israf olmaz. Kahvaltı israfının su ve elektrik gibi temel ihtiyaçlarda yapılan israfa yaklaştığını görüyoruz. Toplumda tüketimden haz alma dönemi başladı. İnsanlar kendilerini tükettikleri kadar değerli buluyorlar, tükettikleri kadar önemli buluyorlar. Aslında insana değer katan tüketmek değil üretmektir" ifadelerini kullandı.
(İHA)