CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısı Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında gerçekleşirken CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Tezcan, MYK’nın gündemini düzenlediği basın toplantısıyla paylaştı. Deniz Baykal’ın sağlık durumuna değinen Tezcan, “Umutla yeniden sağlığına kavuşacağı günleri bekliyoruz. Deniz Baykal sadece Türk siyasetinin değil, dünya siyasetinin ender simalarından birisidir. Birikimiyle hem CHP siyasetine hem Türkiye siyasetine hem dünya siyasetine verdiği katkıları herkes bilir. Önemli siyaset değerimizdir. Kendisinin bir an önce sağlığına kavuşup çalışmalarına devam etmek üzere aramıza katılmasını özlemle bekliyoruz” diye konuştu.
Dün Şırnak’ta kaçak madende yaşanan kazaya değinen Tezcan, “Artık bu iş kazası değil, iş cinayetine dönüşmüştür” dedi.
“MESELE MÜFTÜNÜN NİKAH KIYIP KIYMAMA MESELESİ DEĞİLDİR”"Müftülere nikah yetkisi" olarak bilinen düzenlemeyi eleştiren Tezcan, şunları kaydetti:
“Yoksulluk, işsizlik, terörle nasıl mücadele ederiz, iş cinayetlerini nasıl önleriz konuşulmuyor varsa yoksa müftülere nikah kıyma yetkisi verilecek mi verilmeyecek mi? Emin olun bu iktidarın müftülerin nikah kıyma yetkisiyle herhangi bir biçimde ilgileri ve dertleri yoktur. Mesele müftünün nikah kıyıp kıymama meselesi değildir. Mesele siyasette bir yeni tartışmayı açarak inançlar üzerinden toplumu nasıl yeniden böler ayrıştırır ve belli bir tabanı nasıl garanti alabiliriz çabasıdır. Bunları yaparken milleti kandırmaktan ve yalan söylemekten de çekinmiyorlar. Anlatılanları dinlerseniz zannedersiniz ki Avrupa’nın bütün ülkelerinde nikahları kilisede papazlar kıyıyor, kilisede kıyılan nikahlar geçerli böyle bir Avrupa var. Yalan böyle bir tablo gerçek değil. Almanya, Avusturya, İsviçre, Hollanda, Fransa, Belçika bu ülkelerin tamamındaki sistem bizim gibi. Önce resmi nikahını kıyacaksın, ondan sonra da aldığın belgeyle hangi dine inanıyorsan gideceksin orada da dini törenini yaptıracaksın. Bizim ülkemizde cumhuriyet döneminde hiçbir zaman dini nikah töreni yasaklanmamıştır. Toplumun bunun içerisinden bölmenin ve ayrıştırmanın hiçbir faydası yok. Bir ihtiyacın tartışması değildir bu. Bugün nikah kıymakla yetkili olanlar, hiç kimsenin inancına mezhebine bakmaksızın resmi devlet işi görevini yerine getiriyorlar. Onun için bu yapay gündemin Türkiye’ye hiçbir faydası yoktur.”
“OHAL ŞARTLARINDA YÖNETMEYE ALIŞTILAR”OHAL’in 5. kez uzatıldığına değinen Tezcan, “İktidar artık Türkiye’yi OHAL’i 5 kez uzatarak bir şeklen dahi olsa demokratik bir ülke olarak gösterme çabası içerisinde hissetmediğini açıkça ortaya koydu. İktidarın böyle bir derdi yok. Dünyada Türkiye demokratik ülkeler sınıfında değil, otoriter ülkeler liginde görünmesinden bu iktidarın bir rahatsızlığı yok. OHAL şartlarında yönetmeye alıştılar. Olağanüstü yetkiler kullanmaya çalıştılar. OHAL’le Türkiye’yi seçimlere kadar belki taşımanın peşindeler. Bu neyi gösteriyor AK Parti Türkiye’yi olağan koşullarda yönetme yeteneğini kaybetmiştir. Türkiye olağan bir ülke değildir. Sürekli OHAL altında bir ülkedir. OHAL’in derhal kaldırılması gerekir” değerlendirmesinde bulundu.
Ortadoğu’da Kürt Arap çatışmasından, sivillerin katline neden olacak tutumlardan kaçınılması gerektiğini vurgulayan Tezcan, “Bir an önce diyalog halinde sükunetle bölgede sivillerin zarar görmeyeceği bir güvenli ortamın oluşturulmasında yarar var” açıklamasında bulundu.
Resmi rakamlara göre Temmuz ayında 3.5 milyon işsizden bahsedildiğini söyleyen Tezcan, bu rakamların gerçek olmadığını ve gerçek işsizlik rakamının 7 milyona yaklaştığını savundu.
(Pelin Üzek Kılıç/İHA)